6 Temmuz 2010 Salı

İçimizden biri haldun üstünel

Son günlerde gündemdeki tek isim Haldun Üstünel. Hani bir sezon önce geriye gidersek kahraman olan Haldun Üstünel. Ama şu anda bakıyoruzda sanki ironik bir biçimde her kahramanın başına gelen o ''vefasızlık'' duygusunu Haldın Üstünel'de yaşıyor . Yoksa biz mi yanılıyoruz demek geliyor içimden ama zannedersem yanılanlar Galatasaray Spor Kulubünün içindeki başka dengeler.
O dengeleri kimler kuruyor,kimler oluşturuyor bilmek pek mümkün değil. Basından takip edilen kısmında bizlere yansıtılanlar ve yakın çevrelerden alınan duyumları bir kenara koyarsak ortaya çok garip sonuçlar ortaya cıkıyor. Birileri Haldun Üstünel'in başarısını kaldıramıyor. Galatasaray'ın menfaatlerini yücelten birini çekemiyor. Derin Galatasaray belkide kişisel çıkarlarını;Galatasaray'ın üstünde tutuyor. Öyle ya Galatasaray'ı sadece onlar sevecek. Galatasaray sadece onların ..
Haldun Üstünel ismi belkide onlara Galatasaray'ın halkın takımı olduğunu. Galatasaray'ın bir Dünya Markası olduğunu hatırlattı. Bu hatırlatma o derin Galatasaray'ın zihninde bazı gel gitlere yol açtı. Yoksa Galatasaray elimizden gidiyor mu dediler ? Yoksa Haldun Üstünel biraz fazla mı olmuştu ?
Tesadüfler sadece aptalların inanacağı şeylerdir. Bu istifanın zamanlaması tesadüfi olamaz. Böyle bir şey gülünçtür. Başkanlık seçimlerini kaybeden; Adnan Öztürk. Bu seçimlerin galibi Adnan Polat. Peki sonrası ?
Sonrası işin biraz çetrefilli tarafını oluşturuyor gibi duruyor. Adnan Öztürk. Lisenin desteklediği o dünya vizyonunu benimsemiş ama maalesef Haim Fresco gibi bir ismin Canaydın döneminden sonra tekrar hortlamasını uygun gören bir başkan ... Acaba bu istikrarsızlık sürecinden ve istifadan bir prim sağlayabilir mi ? Deli saçması diyip geçmek en kolayı ama neden olmasın ?
Adnan Polat. Sayın Başkan bu istifa sürecinde soruların en çok yöneleceği isim. Durum buraya gelene kadar acaba sayın başkan neden buna müdahele etmedi ? İnsan bu kadar başarıyı, Galatasaray'ın menfaatleri doğrultusunda yapan birinin arkasında durmaz mı ? Ya da neden duramadı ? Engel olanlar neydi .. Attan inip eşşeğe binmek mi var yoksa Başkanın yeni politikalarında ? İnsan bu soruları sormadan edemiyor kendisine.
Son olarak ufak bir kıyaslama yapalım mı ? Transferin t sini bilmemesine rağmen kendini t cetveli gibi görüp düzgün çizgiler çiztiğini zannedip; yamuk işlere imza atmaya bayılan Sayın Adnan Sezgin'le. Transfer konusunda rüzgarlar estirip, sonbahar rüzgarları misali ayrılık senfonisine katılmaya mecbur olan. O içimizden birisi Haldun Üstünel.
Barusso; Carrusca; Skibbe; Leo Franco, İnamoto, Serkan Kurtuluş .. ve daha niceleri Sayın Adnan Sezgin'in transfer dehası olduğunun bir kanıtıdır .. Göremediğimiz o ince zekasını eleştirmek bile abes aslında ama demokratik haklarımız çerçevesinde yazımızı yazıyoruz işte ..
Birde transferden anlamayan Haldun Üstünel'e bakalım. Milan Baros; Harry Kewell; Frank Rijkaard, Abdel Kader Keita; Elano ... Galatasaray'da bir şey yapamamış bir sürü isim .. Boş transferler ...
Galatasaray Spor Kulübü Haldun Üstünel gibi bir ismi böylesine bir duruma sürüklemişse söylenecek çok da bir şey yok aslında .. Yazılan çizilenler boşa. Vefanın sadece bir semt adı olduğunu bizlere hatırlatıyor ...
Ama şunu asla unutmamak gerek. Biz Haldun Üstünel'e içimizden birisi dedik .. Ve gene bizim güzel bir beste sözümüz var .. Herkes gider biz kalırız BİZ GALATASARAYLIYIZ ..
Herkesin gidip sadece Haldun Üstünel'in kalacağı günler elbet gelecektir .. Ömrümüz vefa ederse yaşayıp görürüz ..


eskiacık blogtan aldım yazıyı çok guzel yazı olmus tesekkurler utku